Özel Röportaj / Veysi Aslan - UISAP Yönetici Ortağı

Bizlere kendinizi ve firmanızı tanıtır mısınız?
Merhaba Ben Veysi ASLAN. 10 yıldan fazla bir süredir SAP Teknik Danışmanlığı yapıyorum. UISAP olarak 2020 yılının sonlarına doğru kurulan bir firmayız. Firmamız çok genç olmasına rağmen, sahip olduğumuz uzun yıllara dayanan deneyimler sayesinde, global ve lokal olarak büyük ölçekte birçok firmaya halihazırda danışmanlık hizmeti vermektedir. Bulunduğumuz sektörde bazı eksikliklerin var olduğunu fark ettik; müşteri odaklı yaklaşımı sektöre kazandırmak için üç ortak şirketlerimizi birleştirmeye karar verdik. Diğer ortaklarımızın sektörde 20 yıldan fazla deneyimleri var. Firma ortaklarımızın farklı deneyimleri UISAP çatısı altında birleştirerek, piyasaya ayrıcalıklı ve özel bir hizmet olarak sunuyoruz.
 
Firmanızın faaliyet alanları hakkında bilgi verir misiniz? Çelik sektörüne yönelik ne tür ürünleriniz/çalışmalarınız bulunuyor?
Mevcut müşterilerimiz arasında Türkiye’nin ve Dünyanın en büyük demir çelik üreticileri bulunmaktadır. Bu arada sadece Demir çelik değil Savunma sanayi, Telekom, Orman ürünleri, Gübre, Perakende, Tekstil, İnşaat, Kimya sektöründe büyük ölçekte projeler yapmaktayız. 2022 yılında demir çelik sektöründe ciddi bir oyuncu olan bir müşterimizin dijital dönüşüm projesini sıfırdan UISAP kalitesiyle yapıyoruz. Yakın zamanda müşterimizi açıkladık.
İskenderun Teknik Üniversitesi Teknopark Arge ofisimizde SAP ERP danışmanlığı dışında;
1-UILEVEL-3: SAP ile entegreli Seviye-3 sistemi (üretim yönetim sistemi) geliştiriyoruz. Burada ülkemizde ciddi bir açık olduğunu bildiğimiz için, bu alanda da de globale açılabilecek operasyonel bir sistem geliştirmeye başladık. Oyun geliştirme, büyük veri analizleri, sanallaştırma gibi alanlardaki arge çalışmalarımızın bir sonucu olarak, şuan herhangi bir üretim/saha yönetim sisteminde olmayan maliyet bazlı optimizasyon ve yine yapay zeka destekli operasyonel geri bildirim/iyileştirme özellikleriyle donatılmış üst liglere hitap eden, milyonlarca dolarlık ithal ikamesi yanısıra, milyonlarca dolarlık ihracat potansiyeline sahip bir ürünü ülkemize kazandırmış olacağız.
2-UIGREEN: Tamamen Yeşil çelik üzerine, kurumsal karbon ayak izi hesaplama platformu üzerinde çalışıyoruz. Ar-Ge çalışmamızı tamamladık, büyük veri analizleri konusunda veri bilimci partnerlerimizle sesli düşünmeye başladık. Önümüzdeki dönemde bu alanda var olan açığın, ciddi bir talebe dönüşeceğini öngörüyoruz. Geri dönüşümün en verimli örneklerinden biri olan demir-çelik sektöründe de sürdürülebilirlik çok önemli bir gündem maddesi olmaya devam edecek. UIGREEN bizim bu alandaki vizyonumuzun bir göstergesi olacak.
3-UITWIN: Burada fabrikaların ve yeni yatırımlarının dijital ikizini yapıyoruz . Sanallaştırma ve arttırılmış gerçeklik üzerine ar-ge yapan ayrı bir ekibimiz var. Yatırımlar yapılmadan burada dijital ortamda yatırımlarınızı sanal gerçeklik ve arttırılmış gerçeklikle görebiliyorsunuz. Yakın zamanda bu teknoloji ile yapılmış bir oyunumuzu global markette yayınlamış olacağız.
Oyunun öz izlemesini aşağıdaki linklerden görebilirsiniz
Youtube:  https://www.youtube.com/watch?v=iiQHayUsomo
Linkedin : https://www.linkedin.com/posts/uisap_the-dwarf-activity-6971764668700717056-iL_U/?utm_source=share&utm_medium=member_ios
Yine bu alanda savunma sanayiine yönelik yapay zeka destekli simülasyon ve eğitim uygulamalarının yanısıra, yine demir-çelik gibi açık saha depolarda çalışan işletmelere yönelik saha yönetim ve otomasyon uygulamalarımızla yer alıyor olacağız.



Firma kurucularınızın çelik sektöründe ciddi deneyimlerini olduğunu biliyoruz? Sektör deneyimleriniz yaptığınız işte nasıl bir fark yaratmanıza imkan sağlıyor?
Biz çeliği iyi biliyoruz, saha tecrübemiz var, sektörü, iş süreçlerini, teknik terimlerini, sorunlarını, beklentilerini çok iyi biliyoruz. Örneğin ben İskenderunluyum. İskenderun çeliğin başkentlerinden birisidir. Babam İSDEMİR emeklisidir. Tamamen çocukluğumuz demir çelikçilerin arasında geçti. İster istemez bir merak oluştu. Süreci bildiğimiz için kolaylıkla sadeleştirebiliyoruz. Bende danışmanlıktan sonra, TOSYALI Holdingde 4.5 sene SAP danışmanı olarak çalıştım ve sonrasında da çalışmaya devam ettik, diğer ortaklarımda demir çelik ve üretim şirketlerinde yöneticilik ve danışmanlık yaptılar. Dijitalleşmedeki ilk kural “sadeleşmeden dijitalleşemezsiniz”. Sektörü bildiğimiz için süreçleri sadeleştirebiliyoruz. Biz UISAP olarak çeliği de, dijital dönüşümü de çok iyi biliyoruz. Bu açıdan çeliğin dijital dönüşümünde de fark yaratıyoruz, bu alanda çok iyi bir noktada olduğumuzu rahatlıkla ve gururla söyleyebiliriz. Çelik sanayinin dijital dönüşümünde çok iyi olduğumuzu biliyoruz, son derece iddialıyız ve bu konuda mütevazı olamayacağız. Her iki alandaki bilgi birikimi ve deneyimlerimizi, kusursuz dijital dönüşüm projeleri ile Ülkemiz çelik sanayinin ve tüm sanayinin kullanımına sunuyoruz. Bu açıdan, dijital dönüşümle çelik sanayimizin rekabet gücünün arttırılmasına ve geleceğe hazırlanmasına destek oluyoruz.
Bunun yanında hem şirket ortaklarımızın hem de çekirdek ekibimizin pek çok sektörde ciddi anlamda süreç tecrübeleri var. Bunlar da bize yazılımcıdan ziyade bir DANIŞMAN kimliği kazandırıyor. Kendimize, sadece müşterilerimizin talepleri için yazılım geliştirme hizmeti sağlamak gibi bir sınır çizmiyoruz. Uçtan uca tüm süreçlerini sahada onlarla birlikte izleyip, 6-sigma, kaizen, 5S gibi farklı metodojilerle KPI belirleme, süreç ve müşteri odaklı performans ölçümleme, operasyonel mükemmellik gibi temel konularda elimizdeki araçların (ERP sistemleri, planlama ve optimizasyon araçları vb) yeteneklerini nasıl kullanabilecekleri ve nasıl geliştirebileceklerine dair danışmanlık sağlıyoruz.
 
Sizce dijital dönüşüm  bir zorunluluk mu, yoksa bir tercih mi? Dönüşüme gözlerini kapatan firmaları gelecekte nasıl bir çalışma ve iş ortamı bekliyor?
Kesinlikle zorunluluk “datasını yönetemeyen geleceğini yönetemez”, Artık yeni sanayi devrimi Dijital devrim.  Nasıl ki ilk sanayi devriminde el dokuma tezgâhları artık yerini buharlı makinelere bıraktı ve dokuma tezgâhları makinelerle mücadele edemez oldu, önümüzdeki dönemde de sermaye de dijitalleşen firmalara kayacaktır. Sermaye çekemeyen firmalar da, maalesef dokuma tezgahlarına dönecektir.
Dijital dönüşüm, bilgisayar olmayan bir istasyona bilgisayar koymaktan ibaret bir olgu olarak algılanmamalıdır. Buradaki dönüşüm aslında iş süreçlerinin dönüşümüdür. Bir yazılım veya bir teknolojik alet koyduğumuz süreçte herhangi bir değişiklik olmuyorsa, sadece kağıda yazdıkları verileri bilgisayara girmelerini sağladıysak, bu noktada bir dijital dönüşümden bahsetmek konuyu çok hafife almak olur.
Burada özellikle biz danışmanlık firmalarına düşen temel görev, iş süreçlerinin teknoloji ve yazılımlarla sadeleştirilmesi, anlamlı verilerin doğru ve hızlı girişinin sağlanması, günün sonunda da bunun yönetimin karşısına karar destek sistemi olarak konabilmesidir. Sahada bir üretim operatörünün süreci, kantardan bir aracın geçiş süresi gibi çok minimal detaylar anlamlı ve doğru veriler haline getirildiğinde bir çok stratejik kararın argümanlarına dönüşebilmektedir. Asıl dijital dönüşüm olarak algılanması gereken nokta da tam olarak burasıdır bizce.
 
Türkiye’de çelik sanayinin mevcut durumu ve dijital dönüşüm seviyesi, gereklileri hakkında ne düşünüyorsunuz? Türkiye dünyadaki dijital dönüşümün neresinde ve bu anlamda geleceği nasıl görüyorsunuz?
Türkiye de büyük demir çelik kuruluşlarının dijitalleşme farkındalıkları oldukça yüksek seviyede. Ancak bir dijital strateji belirleme ve uygulama konusunda etkin olmadıklarını, bazı noktalarda sektörde ciddi kafa karışıklığı mevcut olduğunu, bu durumun da çok basit bir noktayı bile karma karışık hale getirebildiğini gözlemliyoruz . Sektörde danışman kalitesinden çok markaya daha fazla önem veriliyor. Sonrasında da bitmek bilmeyen projelerin kaçınılmaz olarak ortaya çıktığını gözlemliyoruz. Güzel bir haber olarak söylemek gerekirse, çelik sanayinde ve ülkemiz sanayinde dijital dönüşüm projelerinin bir IT projesi olmadığı bilinci yavaş yavaş yerleşmeye başladı. Bu da ilerleyen zamanlarda Türkiye’nin bu alanda çok daha iyi durumda olacağının önemli bir göstergesidir.

Peki dünya çelik sanayinde dijital dönüşüm hangi seviyede? Elinizde çelik devlerine ilişkin dijital dönüşüm hikayeleri var mı? (Posco, Nippon Steel, JFE Steel, ArcelorMittal, Tata Steel vs)
Sanayi endüstrileri içerisinde en hızlı dijitalleşen sektörlerden birisi demir çelik sektörü diyebiliriz. Çünkü insan gücünün çoğu global firmada önemli ölçüde düşürülmüş olması, demir çelik sektöründeki endüstri olgunluk seviyesinin üst seviyede olduğunu bize kanıtlıyor.
ArcelorMittal tesislerinde çalışma imkânı bulduk ama diğer firmalarında dijital dönüşümlerini takip ettik ve ediyoruz, içeride çalışan arkadaşlarımız mevcut. Örnek verecek olursak Dünyanın en büyük IT şirketlerinden birisi TCS’tir (Tata Consultancy Services)., Posco aynı şekilde Güney Kore’de bünyesinde bir IT şirketi barındırıyor .Bu şirketler dışarıdan satın almalarla kendi dijital serüvenini kendisi yazıyor .Her global şirketin milyonlarca  dolarlık IT bütçesi ve stratejisi bulunuyor ve bu bütçeyi sektör için stratejiler yaratarak kullanıyorlar.   
Buradaki asıl anahtar, IT birimlerinin kendilerini destek birimi olarak görmekten çıkıp, şirketlerin 5-10 yıllık stratejilerinde büyük bir yön belirleyici yani stratejik bir departman olarak konumlandırmalarında yatıyor. Geldiğimiz noktada artık şirket stratejileri büyük ölçülerde teknolojik altyapılarına ve bunları kullanma şekillerine göre belirleniyor.

Üretici kuruluşlar ne zaman ve neden dijital dönüşüm gerçekleştirmeli? Doğru zaman nasıl tespit edilebilir?  Dönüşümle üreticilerin ne tür artılar/avantajlar kazanmalarını bekliyorsunuz?
Aslında bir şirketin dijitalleşmesi birazda boyutu ile alakalı, demir çelik fabrikaları küçük maliyetlerle kurulmuyor, ciddi bir yatırım ve strateji gerektiriyor.
Bunun yanında kurumsal kültür ve çalışan profili de bu konuda ciddi önem taşıyor. Her dönüşüm direnç görür, önemli olan bu dirençten kaynaklı potansiyel enerjiyi çalışanlarla birlikte dönüşümün başarısına yöneltebilmek. Kurumsal kültür ve ERP sistemleri bir şirketin yaşam döngüsünde kol kola ilerler. Doğru kurgulanmış bir ERP sistemi size kurumsal hafıza ve iş yapış şekillerinde standardizasyon getirir.
Dijital dönüşümün ne zaman gerçekleştirilmesi gerektiği konusuna değinecek olursak, aslında yatırım kararı verilir verilmez  nasıl gerçek fabrikanın mimari ikizi oluşturuluyorsa dijital ikizi de oluşturulmalı . Fabrika üretime başlar başlamaz bütün ERP ve ÜYS (Üretim yönetim sistemleri) sistemleri hazır olmalıdır .Veriyi yönetirseniz her şeyi yönetirsiniz. Örneğin stok sahasına yüksek fiyattan hammadde girişini engellersiniz, mali yapınızı kontrol edebilirsiniz, nerede yürüyüp nerede durmanız gerektiğini bilirsiniz, müşterilerinizi yönetebilirsiniz,. Kaynakları etkin kullanım noktasında ise, dijitalleşen bir şirket rakiplerinden kat kat daha iyi bir performans gösterme potansiyeline sahip olacaktır. Yeni dünya düzeninde rekabet ciddi anlamda keskinleşti, şirketler sürekli kendini ve rakiplerini kontrol etmek ve karşılaştırmak zorunda.Veri kontrolsüzlüğü aylar içerisinde sizi oyun dışı bırakabilir.
 
UISAP olarak sektör geçmişiniz olduğunu biliyoruz. Çelik sektöründe faaliyet gösteren kuruluşlar dijital dönüşümde neden UISAP’ı tercih etmeli? Birkaç cümle ile açıklayabilirmisiniz? UISAP’ı diğerlerinden farklı kılan unsurlar nelerdir?
Sektörde ciddi know-how’a sahibiz, demir çelik şirketlerinde çalışmış sahayı ve süreçleri çok iyi bilen tecrübeli danışmanlar kadromuzda bulunmaktadır. Çeliğin de dijital dönüşümün de uzmanıyız. Bu bakımdan, çelikte dijital dönüşüm bizim işimiz ve bu alanda son derece kaliteli ve kusursuz işler çıkartıyoruz.
Özel çelikten, Çelikhane, Haddehane, Galvaniz, Soğuk, Sıcak, Yüksek fırın, Maden sektörüne kadar her sektörde uçtan uca  proje yapmış bir kadromuz var. Müşteri odaklı çalışıyoruz ve içlerinden biri olarak çalışıyoruz. Sadece yazılım yapmıyoruz, aynı zamanda uçtan uca süreçlerini de dizayn ediyoruz. Yani sahadaki sevkiyatçının derdini biliyoruz, Kantarcının bir aracı çıkaramadığında çektiği stresi biliyoruz, sahada ki operatörün derdini biliyoruz. Bizi bilen müşterilerimiz sayesinde 1 yılda 4 haneli büyüdük.